Ev6M7R. 1. O Rahman, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 2. Öğretti Kur’an’ı, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 3. Yarattı insanı, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 4. Belletti ona duygu ve düşüncelerini ifade etmeyi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 5. Güneş ve Ay. Hesaba bağlıdır herbirinin her şeyi. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 6. Çimen/yıldız ve ağaç secde ediyorlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 7. Ve gök. Yükseltti onu. Ve koydu şaşmaz ölçüyü, mizanı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 8. Azgınlık etmeyin ölçü ve tartıda, saptırmayın mizanı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 9. Ölçüyü titizlikle, adaletle koruyun ve hüsrana araç yapmayın mizanı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 10. Ve yerküre. Koydu onu toprakta yaşayacak yaratıklar için. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 11. Bir meyve var onda. Ve salkımlarla donatılmış hurma ağaçları. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 12. Çimli ve samanlı dâne ve hoş kokulu otlar vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 13. Bu böyle iken, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 14. İnsanı, pişirilmiş çamur gibi kuru bir balçıktan yarattı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 15. Cini de ateşin dumansızından yarattı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 16. Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 17. İki doğunun Rabbi de O’dur, iki batının Rabbi de. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 18. Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 19. Salmıştır iki denizi; buluşup kucaklaşıyorlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 20. Bir ayırıcı var aralarında; kendi sınırlarını aşmıyorlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 21. Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 22. Çıkıyor onlardan inci ile mercan. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 23. Peki Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 24. Denizde koca dağlar gibi akıp giden o görkemli gemiler de O’nundur. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 25. Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 26. Yer üzerinde bulunan herkes yok olacaktır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 27. Sadece o bağış ve celal sahibi Rabbinin yüzü kalacaktır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 28. Peki, Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 29. Göklerde ve yerde kim varsa O’ndan ister. O, her an yeni bir iş ve oluştadır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 30. Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 31. Ey ağırlıklı ve onurlu iki toplum/ey insan ve cin toplulukları! Sizinle de meşgul olacağız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 32. Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 33. Ey cin ve insan toplulukları! Göklerin ve yerin bucaklarından/köşelerinden geçip gitmeye gücünüz yeterse, hadi geçin gidin. Bilgi ve güç dışında bir şeyle geçip gidemezsiniz! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 34. Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 35. İkinizin de üzerine ateşten bir alev ve erimiş bakır/duman gönderilir de başarılı olamazsınız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 36. Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 37. Gök yarılarak, eriyip kızarmış yağ/kırmızıya boyanmış deri gibi bir gül haline geldiği zaman, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 38. Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayacaksınız yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 39. O gün günahlarından ne cin sorguya çekilir ne de insan. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 40. Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayacaksınız yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 41. Suçlular, yüzlerinden tanınır da yakalanırlar perçemlerinden ve ayaklarından. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 42. Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayacaksınız yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 43. İşte bu, günahkârların yalanlayıp durdukları cehennemdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 44. Onlar, onunla kaynar su arasında dolaşırlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 45. Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 46. Rabbinin makamından korkan kimseye iki cennet var. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 47. Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayabilirsiniz yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 48. İkisi de çeşit çeşit ağaçlarla/bitkilerle doludur. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 49. Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 50. O cennetlerde iki nehir var, kaynayıp akan. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 51. Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 52. O cennetlerde iki çift var her meyvadan. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 53. Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 54. Astarları atlastan döşeklere yaslanırlar. İki cennetin meyveleri elle alınacak kadar yakındır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 55. Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 56. O cennetlerde, bakışlarını eşlerine dikmiş öyle dilberler vardır ki, daha önce onları ne cin kirletmiştir ne de insan. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 57. Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 58. Sanki yakut onlar, sanki mercan... Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 59. Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 60. İhsanın karşılığı sadece ihsan... Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 61. Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 62. İkisinden başka, iki cennet daha var. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 63. Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlıyorsunuz? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 64. İkisi de yeşil mi yeşil... Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 65. Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 66. İkisinde de iki kaynak var, sürekli fışkıran. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 67. Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 68. İkisinde de meyve, hurma ve nar var. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 69. Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 70. İçlerinde iyi mi iyi, güzel mi güzel hanımlar var. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 71. Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 72. Çadırlar içinde bekletilen huriler var. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 73. Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 74. Daha önce onları ne cin kirletmiştir ne de insan. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 75. Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 76. Yeşil yastıklarda, emsalsiz döşekler üzerinde yatarlar yan. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 77. Rabbinizin nimetlerinden hangisini sayarsınız yalan? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 78. İkram ve kudret sahibi Rabbinin ismi öyle yüce ki... Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
Yaşar Nuri ÖZTÜRKRahman, esirgemek, bağışlamak, acımak, lütufta bulunmak, nimetlendirmek, korumak, sevmek, şefkátli davranmak, affetmek anlamlarındaki rahmet kökünden bir kelime ve Allah'ın yüce sıfatlarından biri. Rahman, rahmeti sonsuz ve sınırsız olan düşüncesinde bütün iyilik ve güzelliklerin anahtarı olarak sunulan Besmele Bismillahir Rahmanir Rahim dört kelimeden oluşur İsim, Allah, Rahman, Rahim. Görüldüğü gibi, dört kelimenin üçü Allah'ın isim-sıfatlarıdır ve bunların Allah kelimesini niteleyen ikisi rahmet kökünden türemiş sıfatlardır Rahman ve Rahim...Bir rahmet kitabı olan Kuran'ın ilk cümlesi Besmele'dir ve bu cümle Kuran'da tam 114 yerde tekrarlanır. 113 surenin başında ve ayrıca, Neml Suresi'nin içinde. Savaş stratejisinin belirlendiği bir sure olan Beráe veya Tevbe Suresi'nin başında Besmele yoktur. Kuran böylece savaş ve şiddetin, rahmet ve merhametle başlamayacağına dikkat çekmiştir. Evet, savaşmak da hayatın realitelerinden biridir, insanın irinlerini temizler, ama yine de savaşla rahmet yan yana getirilmemiştir. Kuran, hayatın gerçeklerinden biri olarak gördüğü savaşı inkár gibi bir ikiyüzlülüğe gitmemiştir, ama onu rahmetin bir uzantısı gibi de ilk suresinin ilk iki cümlesi de bir rahmet egemenliği ifade eder. Bu iki ayet şu kelimelerden oluşur Hamd Yaratanı övme, álemlerin rabbi Allah'ın niteliklerinden biri, Rahman, Rahim Tüm övgüler, bütün varlıkları çekip çeviren, besleyip büyüten Rahman ve Rahim Allah'adır.’’Kuran, daha ilk cümlelerinde bize gösterir ki onun temel konusu, Yaratıcı ile insanın diyaloğudur ve bu diyalogda egemen espri rahmettir. Rahmet, Kuran dininin omurgası, canıdır. Ve Rahmet, Kuran'ın tanıttığı Allah'ın temel niteliğidir. O'nun, elbetteki azabı ve öfkesi de vardır; zaten bunlarsız rahmetin anlamı yoktur, ama O'nun öfkesi istisnadır. Oysa ki O'nun rahmeti her şeyi çepeçevre kuşatmıştır.’’ Bk. A'raf suresi, 156.Rahmeti egemen Allah'ın kitabı bir rahmet kitabı olduğu gibi, o kitabı tebliğ eden elçi de bir rahmet elçi’’dir. Evet o elçi, sadece Rahmetin Elçisi’’ değil, doğrudan rahmettir. O, tüm varlıklara bir rahmet olarak’’ gönderilmiştir. Enbiya Suresi, 107.Kuran'ın Allah'ına gerçekten kul olanlar da rahmet insanlar olmak zorundadırlar. Çünkü Kuran'ın önerdiği ahlak bir rahmet ahlakıdır. Bu yüzden Kuran, önerdiği ahlakın taşıyıcılarına Rahman'ın kulları’’ diyor. Kuran emanetini taşıyacakları tanıtacak bir başlık için Allah'ın doksan küsur isim-sıfatından sadece Rahman sıfatının seçilmesi ne kadar düşündürücüdür? Öyle anlaşılıyor ki, insan egoizminin hiç bulaşmadığı veya en az bulaştığı duygu, merhamet yani rahmet duygusudur. Alman düşünürü Arthur Schopenhauer'in, Erdem denecek tek duygu merhamettir, çünkü yalnız buna egoizm karışmaz’’ yolundaki anlayışı tamamen Kuransal' Rahman'ın kullarına!Rahmet hepinizi kucaklasın!Bizler toprağa benzeriz, bize her türlü kötü ve pis şey atılabilir ama bizden hep güzel şeyler çıkar.’’Cüneyd-i Bağdadi
1. Bir suredir, indirdik onu; farz kıldık onu... Ve içinde açık seçik ayetler indirdik ki, düşünüp ders alabilesiniz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 2. Zina eden kadınla zina eden erkek... Yüz vuruş vurun herbirinin ciltlerine... Allah’a ve âhiret gününe inanıyorsanız, Allah’ın dini konusunda bunlara acıma duygusu sizi yakalamasın. Müminlerden bir grup da bunların cezalarına tanık olsun. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 3. Zina eden erkeği zina eden bir kadın veya putperest bir kadından başkası nikâhlamaz. Zina eden kadına gelince, onu da zina eden bir erkek veya putperest bir erkekten başkası nikâhlamaz. Müminlere bu, haram kılınmıştır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 4. İffetli kadınlara iftira atıp da dört tanık getirmeyenlere gelince, onlara hemen seksen vuruş vurun. Ve onların tanıklıklarını ebediyen kabul etmeyin. Onlar, sapmışların ta kendileridir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 5. Bu suçtan sonra tövbe edip iyi hal sergileyenler müstesna. Şu bir gerçek ki, Allah Gafûr’dur, Rahîm’dir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 6. Kendi eşlerine bir zina isnat edip de kendilerinden başka tanıkları olmayanların herbirinin tanıklığı, kendisinin kesinlikle doğru sözlülerden olduğu hususunda Allah’a yeminden ibaret dört kez tanıklık ikrarıdır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 7. Beşincide, eğer yalancılardansa, Allah’ın laneti üzerine olsun diye söz söyler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 8. İtham edilen eşin, itham eden kocanın kesinlikle yalancılardan olduğuna ilişkin, Allah adına dört kez yemin şeklindeki tanıklığı, ondan cezayı düşürür. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 9. Bu durumda kadının beşinci sözü, suçlayan erkek doğru söyleyenlerdense, "Allah’ın gazabının kendisi üzerine olması"nı söylemekten ibarettir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 10. Allah’ın lütuf ve rahmeti üzerinizde olmasaydı neylerdiniz! Ve hiç kuşku yok Allah Tevvâb’dır, Hakîm’dir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 11. O ifki/yalan haberi/iftirayı getirenler, içinizden bir gruptur. Onu sizin için şer sanmayın. Aksine o, sizin için bir hayırdır. Onlardan her kişiye o günahtan kazandığı vardır. Onların, günahın büyüğünü yönetenine de büyük bir azap vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 12. Onu işittiğinizde, erkek ve kadın müminlerin birbirleri için iyi zanda bulunup, "Bu apaçık bir iftiradır" demeleri gerekmez miydi?" Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 13. Ona dört tanık getirselerdi ya! Mademki, tanıkları getiremediler, o halde Allah katında onlar yalancılardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 14. Eğer dünya ve âhirette Allah’ın lütfu üzerinizde olmasaydı, içine daldığınız o yaygarada size mutlaka büyük bir azap dokunurdu. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 15. O zaman siz, onu dillerinizle birbirinize yetiştiriyordunuz ve ağızlarınızla, hakkında hiçbir bilginiz olmayan şeyi söylüyor, üstelik bunu önemsiz sanıyordunuz. Oysaki Allah katında o, çok büyük bir günahtı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 16. Onu duyduğunuzda, "Bu konuda söz söylememiz bize yakışmaz; hâşâ, bu büyük bir iftiradır" demeniz gerekmez miydi? Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 17. Eğer iman sahipleri iseniz, Allah sizi böyle birşeye bir daha asla dönmemeniz hususunda uyarıyor. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 18. Allah size ayetleri iyice açıklıyor. Allah Alîm’dir, Hakîm’dir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 19. İman edenler içinde edepsizliğin yayılmasını arzu edenler var ya, onlar için dünyada da âhirette de korkunç bir azap öngörülmüştür. Allah bilir ama siz bilmezsiniz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 20. Ya Allah’ın lütfu ve rahmeti üzerinizde olmasaydı! Allah Raûf’tur, Rahîm’dir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 21. Ey iman edenler! Şeytanın adımlarını izlemeyin. Kim şeytanın adımlarını izlerse, şeytan ona iğrençlikleri ve kötülüğü emreder. Allah’ın lütuf ve rahmeti üzerinizde olmasaydı, içinizden tek kişi bile sonsuza dek temize çıkamazdı. Ama Allah dilediğini artırıp temizliyor. Allah herşeyi işitiyor, herşeyi biliyor. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 22. Sizin lütuf ve imkân sahibi olanlarınız; akrabaya, çaresizlere, Allah yolunda hicret edenlere birşey vermemeye yemin etmesinler, affetsinler, hoş görsünler. Allah’ın sizi affetmesini istemez misiniz? Allah Gafûr’dur, Rahîm’dir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 23. O birşeyden habersiz iffetli mümin kadınlara iftira atanlar, dünyada da âhirette de lanete çarptırılmışlardır. Büyük bir azap vardır onlar için. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 24. Gün gelecek onların kendi dilleri, kendi elleri, kendi ayakları, yapıp ettikleri işler hakkında kendi aleyhlerine tanıklık edecektir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 25. O gün Allah, onlara hak ettikleri cezayı tam verecek ve Allah’ın apaçık Hak olduğunu bilecekler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 26. Murdar karılar murdar erkeklere, murdar erkekler de murdar karılara... Temiz kadınlar temiz erkeklere, temiz erkekler de temiz kadınlara... Bunlar, ötekilerin söylediklerinden arınmışlardır. Bunlar için bir bağışlanma ve bol bir rızık vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 27. Ey iman edenler! Kendi evleriniz dışındaki evlere, sahipleriyle kaynaşıp izin almadan, bir de ev sakinlerine selam vermeden girmeyin. Düşünüp taşınmanızı sağlamada bu sizin için daha hayırlıdır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 28. Eğer orada kimseyi bulamazsanız, size izin verilinceye kadar oraya girmeyin. Eğer size "Geri dönün!" denirse, dönün; bu sizin için daha iyi ve temizdir. Allah, yaptıklarınızı çok iyi biliyor. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 29. Oturanı bulunmayan ve içinde size ait eşya olan evlere girmenizde bir sakınca yoktur. Allah, sizin açıkladıklarınızı da sakladıklarınızı da bilir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 30. Mümin erkeklere söyle Bakışlarını yere indirsinler. Cinsel organlarını/ırzlarını korusunlar. Bu onlar için daha arındırıcıdır. Kuşkusuz, Allah, yapmakta olduklarınızdan haberdardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 31. Mümin kadınlara da söyle Bakışlarını yere indirsinler. Cinsel organlarını/ırzlarını korusunlar. Süslerini/zînetlerini, görünen kısımlar müstesna, açmasınlar. Örtülerini/başörtülerini göğüs yırtmaçlarının üzerine vursunlar. Süslerini şu kişilerden başkasına göstermesinler Kocaları yahut babaları yahut kocalarının babaları yahut oğulları yahut kocalarının oğulları yahut kardeşleri yahut kardeşlerinin oğulları yahut kendi kadınları yahut ellerinin altında bulunanlar yahut ihtiyaç içinde olmayan erkeklerden kendilerinin hizmetinde bulunanlar yahut kadınların kaygı duyulacak yerlerini henüz anlayacak yaşa gelmemiş çocuklar. Süslerinden, gizlemiş olduklarının bilinmesi için ayaklarını yere vurmasınlar. Ey müminler, Allah’a topluca tövbe edin ki kurtuluşa erebilesiniz! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 32. İçinizden bekârları/dulları, bir de erkek hizmetçilerinizden ve halayıklarınızdan durumu uygun olanları evlendirin. Eğer yoksul iseler, Allah onları lütfundan zenginleştirir. Allah Vâsi’dir, Alîm’dir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 33. Nikâh imkânı bulamayanlar, Allah kendilerini lütfundan zenginleştirinceye kadar iffetlerini korusunlar. Size bağımlı olanlardan, hürriyetini satın almak isteyenlerin, kendilerinde iyi hal görürseniz, onlarla yazılı anlaşma yapın. Allah’a size verdiği malından siz de onlara verin. Hizmetinizdeki genç kızları, iffetli kalmak isteyip dururlarken, iğreti dünya hayatının basit menfaatini elde etmek için fuhşa zorlamayın. Kim onları baskı altında tutarsa Allah, fuhşa zorlanmalarından sonra onları affedici, esirgeyicidir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 34. Yemin olsun ki, size, gerçeği açık seçik anlatan ayetler, sizden önce gelip geçmiş olanlardan örnekler, korunanlar için de bir öğüt indirdik. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 35. Allah, göklerin ve yerin Nur’udur. Onun nurunun örneği, içinde çerağ bulunan bir kandile benzer. Kandil, bir sırça içerisindedir. Sırça, inciden bir yıldız gibidir ki, doğuya da batıya da nispeti olmayan bereketli bir zeytin ağacından yakılır. Bu ağacın yağı, neredeyse ateş dokunmasa bile ışık saçar. Nur üzerine nurdur o. Allah, dilediğini kendi nuruna kılavuzlar. Allah, insanlara örnekler verir. Allah herşeyi bilmektedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 36. Kandil, Allah’ın yükseltilmesine ve içinde adının anılmasına izin verdiği evlerdedir. Orada sabah akşam O’nu tespih eder. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 37. Öyle erler vardır ki, bir ticaret de bir alışveriş de onları Allah’ın zikrinden/Kur’an’ından, namaz kılmaktan, zekât vermekten alıkoyamaz. Onlar, kalplerle gözlerin döneceği/yer değiştireceği günden korkarlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 38. Ki Allah kendilerine, yapıp işlediklerinin en güzelini versin ve lütfundan onlara artışlar sağlasın. Allah dilediğini hesapsızca rızıklandırır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 39. Küfre sapanlara gelince, onların amelleri çöldeki serap gibidir ki, susuzluktan bunalan onu su sanır. Ama ona yaklaşınca hiçbir şey bulamaz; yanında Allah’ı bulur; O da onun hesabını eksiksiz bir biçimde görür. Allah, hesabı çok çabuk görendir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 40. Onların amelleri, engin denizdeki karanlıklara da benzer. Üst üste dalgaların kapladığı bir deniz. Daha üstünde de bulutlar var. Birbiri üstüne karanlıklar... Elini çıkarsa göremeyecek halde. Allah’ın ışık vermediği kişiye hiçbir ışık bulunamaz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 41. Görmedin mi, göklerdeki ve yerdeki şuurlular da bölük bölük olmuş kuşlar da Allah’ı tespih etmektedir. Her biri kendine özgü duasını, kendine özgü tespihini bilmiştir. Allah, onların yapmakta olduklarını çok iyi bilmektedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 42. Göklerin ve yerin mülkü/yönetimi Allah’ındır. Dönüş Allah’adır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 43. Görmedin mi, Allah, bulutları sürüyor, sonra onları kaynaştırıp iç içe sokuyor, sonra onları birbiri üstüne yığıyor. Nihayet, onların arasından yağmurun çıktığını görüyorsun. Gökten, ondaki dağlardan bir dolu indiriyor da onunla dilediğini çarpıyor, dilediğinden de onu yan geçiriyor. Onun şimşeğinin parıltısı, neredeyse gözleri alıp götürecek. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 44. Allah, gece ile gündüzü evirip çeviriyor. Gözleri olanlar için bunda elbette bir ibret vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 45. Allah, tüm canlıları sudan yarattı. Onlardan kimileri karnı üzerinde yürür, kimileri iki ayak üstünde yürür, kimileri de dört ayak üstünde... Allah dilediğini yaratıyor, Allah her şeye kadirdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 46. Yemin olsun, biz açık seçik bilgiler veren ayetler indirdik. Allah, dilediğini/dileyeni dosdoğru yola iletiyor. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 47. "Allah’a ve o resule inandık, boyun eğdik." diyorlar, sonra da içlerinden bir fırka bunun hemen ardından yüz çeviriyor. Bunlar, inanmış insanlar değiller. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 48. Allah’a ve aralarında hüküm versin diye elçiye çağrıldıklarında, içlerinden bir fırka hemen yüz çevirenler oluveriyor. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 49. Eğer gerçek, kendi lehlerine olursa boyun bükerek ona gelirler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 50. Kalplerinde maraz mı var bunların, yoksa kuşkuya mı düştüler, yoksa Allah’ın ve resulünün kendilerine haksızlık yapacağından mı korkuyorlar? Hayır, hayır! Bunlar zalimlerin ta kendileri... Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 51. Allah’a ve aralarında hüküm vermek üzere O’nun resulüne çağrıldıklarında, müminlerin sözleri sadece şunu söylemeleridir "İşittik, itaat ettik." İşte bunlardır kurtuluşa erenler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 52. Allah’a ve O’nun resulüne itaat eden, Allah’a saygı duyan ve O’ndan korkan kişiler, zafere ulaşanların ta kendileridir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 53. Yeminlerinin olanca gücüyle Allah’a ant içtiler ki, sen onlara emredersen mutlaka savaşa çıkacaklar. De ki "Ant içmeyin! Örfe uygun bir itaat yeterli! Allah, yapmakta olduklarınızdan haberdardır." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 54. De ki "Allah’a da itaat edin, resule de. Eğer yüz çevirirseniz/yüz çevirirlerse, onun görevi ona yükletilen, sizin göreviniz de size yükletilendir. Eğer ona itaat ederseniz yolu bulursunuz. Resule düşen, açık bir tebliğden başkası değildir." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 55. Allah; sizin, iman edip hayra ve barışa yönelik iyilikler yapanlarınıza şu vaatte bulunmuştur Onlardan öncekileri halef kıldığı gibi onları da yeryüzünde mutlaka halef kılacak. Onlar için beğenip seçtiği dinlerini yine onlar için güç kaynağı yapacak, onları korkularının arkasından mutlaka güvene ulaştıracak. Bana kulluk/ibadet edecekler, hiçbir şeyi bana ortak koşmayacaklar. Bundan sonra nankörlük edenlerse, yoldan sapanların ta kendileridir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 56. Namazı kılın, zekâtı verin, resule itaat edin ki, rahmete erdirilesiniz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 57. Sakın o küfre sapanların, yeryüzünde âciz bırakıcı güçler olduklarını zannetme. Varacakları yer ateştir onların. Ne kötü dönüş yeridir o, ne kötü! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 58. Ey iman edenler! Ellerinizin altında bulunanlarla, ergenlik yaşına gelmemiş olanlarınız sizden üç durumda izin istesinler Sabah namazından önce, öğlen vaktinde elbiselerinizi çıkardığınızda, akşam kılınan namazdan sonra... Kaygılanacağınız üç vakittir bunlar. Bunlar dışında size de onlara da bir günah yoktur. Aranızda dolaşırlar, birbirinize bakabilirsiniz. Allah, ayetleri size işte böyle açıklıyor. Allah Alîm’dir, Hakîm’dir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 59. Çocuklarınız ergenlik çağına ulaştığında, kendilerinden öncekilerin izin istediği gibi izin istesinler. Allah size ayetleri işte böyle açıklıyor. Allah her şeyi bilir, hikmeti sınırsızdır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 60. Artık nikâh arzuları kalmamış, hayızdan ve evlattan kesilen kadınların, süslerini göstermek için ortalıkta dolaşmamaları şartıyla dış giysilerini bırakmalarında kendileri için bir günah yoktur. Ama sakınmak için titiz davranmaları, onlar için daha hayırlıdır. Allah, herşeyi işitir, herşeyi bilir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 61. Köre güçlük yoktur; topala güçlük yoktur, hastaya güçlük yoktur. Sizin için de gerek kendi evlerinizden gerekse şu kişilerin evlerinden yemek yemenizde bir sakınca yoktur Babalarınızın evleri yahut annelerinizin evleri yahut kardeşlerinizin evleri yahut kızkardeşlerinizin evleri yahut amcalarınızın evleri yahut halalarınızın evleri yahut teyzelerinizin evleri yahut anahtarı size teslim edilmiş olan evler yahut arkadaşlarınızın evleri. Hep birlikte yahut ayrı ayrı yemenizde sizin için hiçbir sakınca yoktur. Evlere girdiğinizde, Allah katından bir esenlik, bir bereketlilik, bir temizlik dileği olarak kendinize de selam verin. Allah size ayetleri işte böyle ayan beyan bildiriyor ki, aklınızı çalıştırabilesiniz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 62. Müminler o insanlardır ki, Allah’a ve O’nun resulüne inanırlar. Resulle beraber, ortaklaşa bir iş üzerinde bulundukları zaman, ondan izin almadan çekip gitmezler. O senden izin isteyenler var ya, onlar Allah’a ve O’nun resulüne iman edenlerdir. Bazı uğraşları için senden izin istediklerinde, onlardan dilediğine izin ver ve kendileri için af dile. Allah Gafûr’dur, Rahîm’dir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 63. Aranızda peygamberi çağırmayı, sizin birbirinizi çağırmanıza eş tutmayın. Allah sizin, birbirini siper ederek sıvışıp gidenlerinizi bilir. Resulün emrine aykırı davrananlar, kendilerine bir fitnenin gelip çatmasından yahut acıklı bir azabın yakalarına yapışmasından çekinsinler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 64. Gözünüzü açın! Göklerde ne var, yerde ne varsa yalnız Allah’ındır. O sizin ne hal üzere olduğunuzu bilir. Bir gün O’na döndürülecekler de O onlara, yapıp ettiklerini haber verecektir. Allah her şeyi iyice bilmektedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
55-RAHMÂN 19. Ayet مَرَجَ الْبَحْرَيْنِ يَلْتَقِيَانِ Merecel bahreyni yeltekıyânyeltekıyâni. Bayraktar Bayraklı İki denizi birbirine kavuşmak üzere salıvermiştir. Edip Yüksel İki denizi salmıştır; birbirlerine kavuşuyorlar. Erhan Aktaş İki denizi birbirine kavuşmak üzere saldı. Muhammed Esed O, birbirlerine kavuşup karışabilmeleri için iki büyük su kütlesini serbest bırakmıştır; Mustafa İslamoğlu O, iki denizi salarak birbirine kavuşturur; Süleyman Ateş İki denizi salıverdi, birbirine kavuşuyorlar, Süleymaniye Vakfı Birbirine kavuşan iki denizi[*] salıverir. [*] Araplar büyük tatlı su kütlelerine, tuzlu veya tuzsuz iç denizlere ve göllere de deniz derler. Örneğin Musa peşinde Firavun orduları varken yarıp geçtiği yer, ayette deniz olarak anılan Nil nehridir. Dolayısıyla birbirine karışmayan şeylerden birincisi tatlı ve tuzlu sulardır. Her ikisi de toprağın üzerinde olmasına rağmen biri tatlı, biri tuzlu veya acıdır. Furkan 25/53. Hatta deniz kıyısı kasabalarındaki su kuyularından deniz seviyesinin altında olmalarına rağmen tatlı olanları vardır. Birbirine karışmayan ikinci tip denizler ise her ikisi de tuzlu olanlardır. Dünya iklimi üzerinde çok önemli olan sıcak ve soğuk su akıntıları, binlerce kilometre mesafeyi, içindeki sıcaklık, oksijen ve besin maddelerini karıştırıp kaybetmeden taşırlar. Bunların her biri ayrı birer ilim konusu olup Allah tarafından yazılmış ve yaratılmış ayetlerin uzmanlar tarafından birlikte okunması ile daha ileri bilgi seviyelerine ulaşılabilir. Yaşar Nuri Öztürk Salmıştır iki denizi; buluşup kucaklaşıyorlar.
1. Elif, Lâm, Mîm. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 2. Yenilgiye uğratıldı Rûm. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 3. Yeryüzünün en yakın/en alçak bir yerinde. Ama onlar yengilerinin ardından galip duruma geçecekler, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 4. Birkaç yıl içinde. İş/oluş/hüküm, önünde de sonunda da Allah’ındır. Onların galibiyet gününde müminler ferahlayacaklar, Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 5. Allah’ın yardımıyla. Dilediğine yardım eder O! Azîz’dir, Rahîm’dir O. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 6. Allah’ın vaadi bu! Allah kendi vaadine ters düşmez. Ne var ki, insanların çokları bilmiyorlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 7. Onlar basit ve iğreti hayattan, bir dış görünüşü bilirler. Ama âhiretten tam bir gaflet içindedirler onlar! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 8. Kendi benliklerinin içinde olup bitenleri de mi düşünmediler! Allah gökleri, yeri ve bu ikisi arasındakileri ancak hak üzere ve belirlenmiş bir süreye bağlı olarak yaratmıştır. Şu da bir gerçek ki, insanlardan çokları Rablerine kavuşmayı gerçekten inkâr ediyorlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 9. Yeryüzünde dolaşıp bir bakmıyorlar mı ki, nasıl oldu kendilerinden öncekilerin sonu? Onlar kuvvet yönünden bunlardan daha ağır ve baskındılar. Toprağı eşip deşip didik didik etmişlerdi. Ve yeryüzünü, bunların imar ettiklerinden çok daha fazla imar etmişlerdi. Ve resulleri onlara açık seçik deliller getirmişti. O halde, Allah onlara zulmediyor değildi. Doğrusu, onlardı öz benliklerine zulmedip duranlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 10. Sonra o çirkinlik ve kötülük sergileyenlerin sonu, çirkinlik ve kötülüğün en beteri oldu. Çünkü Allah’ın ayetlerini yalanlamışlardı ve o ayetlerle alay ediyorlardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 11. Allah yaratışa başlar, sonra onu varlık alanından çekip tekrar yaratır. En sonunda O’na döndürülürsünüz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 12. Kıyametin kopacağı gün, günahkârlar sus pus olacaklardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 13. Allah’a ortak tuttukları arasından, kendileri için şefaatçılar çıkmayacaktır. Kendi yandaşlarına nankörlük etmektedir onlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 14. Saat gelip çattığı gün, o gün, hepsi birbirinden ayrılacaktır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 15. İman edip hayra ve barışa yönelik işler yapanlara gelince, onlar bir bahçe içinde mutlu kılınırlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 16. İnkâr edip ayetlerimizi ve âhiret buluşmasını yalanlayanlara gelince, onlar azabın içinde hazır bulundurulurlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 17. O halde tespih Allah için. Akşama erdiğinizde de sabaha erdiğinizde de... Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 18. Göklerde ve yerde hamt da O’na; gün sonunda da öğleye erdiğinizde de. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 19. Diriyi ölüden çıkarır O, ölüyü diriden çıkarır. Ölümünün ardından toprağa hayat verir. Siz de işte böyle çıkarılacaksınız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 20. Onun ayetlerinden biri de sizi, topraktan yaratmış olmasıdır. Sonra siz bir insan türü oldunuz, her tarafa yayılıyorsunuz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 21. Onun ayetlerinden biri de sizin için, kendilerine ısınasınız ve aranızda sevgi ve rahmet koysun diye nefislerinizden eşler yaratmasıdır. Bunda, iyice düşünen bir toplum için elbette ayetler vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 22. Göklerin ve yerin yaratılmasıyla dillerinizin ve renklerinizin farklı olması da O’nun ayetlerindendir. Bunda, ilim sahipleri için elbette ibretler vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 23. Gece ve gündüz uyumanız, onun lütfundan nasip aramanız da O’nun ayetlerindendir. Bunda, işitebilen bir toplum için elbette ibretler vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 24. Yine O’nun ayetlerindendir ki O size, korku ve ümit olmak üzere şimşeği gösteriyor; gökten bir su indiriyor da ölümünden sonra toprağı onunla canlandırıyor. Bunda, aklını işleten bir topluluk için elbette mucizeler vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 25. Göğün ve yerin O’nun emriyle ayakta durması da O’nun ayetlerindendir. Sonra sizi bir çağrıyla davet ettiğinde siz yerden hemen çıkacaksınız. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 26. Göklerde ve yerde kim varsa O’nundur. Hepsi O’na boyun eğmektedir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 27. Yaratmaya ilk başlayan/yaratılanları ilk yaratan O’dur. Sonra onları çevirip yeniden yaratacaktır. Bu O’nun için çok da kolaydır. Göklerde ve yerde en yüce örnekler/en yüce sıfatlar O’nundur. O’dur Azîz, O’dur Hakîm... Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 28. Size öz benliklerinizden bir örnek verdi Ellerinizin altında bulunanlarda, size verdiğimiz rızıklarda, sizinle aynı haklara sahip, birbirinizden çekindiğiniz gibi kendilerinden çekineceğiniz ortaklarınız var mı? İşte biz, aklını işletecek bir topluluk için ayetleri böyle açık açık sıralıyoruz. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 29. Zulme sapanlarsa ilimsiz bir biçimde keyiflerine uymuşlardır. Allah’ın saptırdığına kim yol gösterecek? Böylelerinin yardımcıları yoktur. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 30. O halde sen yüzünü, bir hanîf olarak dine, Allah’ın insanları üzerinde yarattığı fıtrata çevir. Allah’ın yaratışında değiştirme olamaz. Doğru ve eskimez din işte budur. Fakat insanların çokları bilmiyorlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 31. O’na yönelmiş kişiler olarak O’ndan sakının! Namazı kılın ve sakın şirke sapanlardan olmayın; Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 32. Onlardan ki, dinlerini parçalayıp hizipler/fırkalar haline geldiler. Her hizip kendi elindekiyle sevinip övünür. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 33. İnsanlara bir zorluk dokunduğunda, Rablerine yönelerek O’na yakarırlar. Sonra onlara bir rahmet tattırınca bakarsın ki, içlerinden bir grup Rablerine ortak koşuyor. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 34. Kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük etsinler diye. Haydi, yararlanın/zevklenin! Yakında bileceksiniz... Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 35. Yoksa onlara kesin bir kanıt mı indirdik de onlara Allah’a ortak koşmalarını söylüyor! Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 36. İnsanlara bir rahmet tattırdığımızda, onunla ferahlar, şımarırlar. Kendi ellerinin hazırladıkları yüzünden kendilerine bir kötülük gelip çatsa, hemencecik ümitsizliğe düşerler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 37. Görmediler mi Allah, dilediğine rızkı genişçe veriyor, dilediğine kısıyor. İnanan bir topluluk için bunda elbette ibretler vardır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 38. O halde, akrabaya hakkını ver. Yoksula, yolda kalmışa da. Allah’ın yüzünü isteyenler için bu daha hayırlıdır. İşte böyleleridir, kurtuluşa erenler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 39. İnsanların malları içinde artsın diye riba olarak verdiğiniz, Allah katında artmaz. Allah’ın yüzünü isteyerek verdiğiniz zekâta gelince, işte onu verenler kat kat artıranların ta kendileridir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 40. Allah’tır ki sizi yaratmış, sonra rızıklandırmıştır. Sonra sizi öldürüyor, sonra diriltiyor. Peki, ortak koştuklarınızdan biri var mı, bunlardan birşeyi yapabilecek? Yücedir, arınmıştır onların ortak koştuklarından O. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 41. İnsanların ellerinin kazanmış oldukları yüzünden denizde ve karada bozgun çıktı. Allah onlara, yaptıklarının bir kısmını tattırıyor ki geri dönebilsinler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 42. De ki "Yeryüzünde dolaşın da öncekilerin sonunun nasıl olduğuna bir bakın! Onların çoğu şirke sapan insanlardı." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 43. Allah tarafından ertelenmesi söz konusu olmayan bir günden önce, yüzünü güçlü ve eskimez dine döndür. O gün herkes bölük bölük ayrılacaktır. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 44. Kim küfre saparsa inkârı kendisi aleyhinedir. Barışa ve hayra yönelik bir iş yapanlarsa, kendi benlikleri için yer hazırlarlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 45. Çünkü Allah, iman edip hayra ve barışa yönelik işler yapanları, öz lütfundan ödüllendirecektir. O, nankörlükleri sevmez. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 46. O’nun ayetlerindendir ki, size rahmetinden tattırsın; gemiler, buyruğu ile akıp gitsin. Lütfundan nasip arayasınız ve şükredebilesiniz diye, rüzgârları müjdeciler olarak gönderir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 47. Yemin olsun biz, senden önce de resulleri toplumlarına gönderdik, onlara açık kanıtlar getirdiler. Nihayet, günah işleyenlerden öç aldık. İnananlara yardım etmek bizim üzerimizde bir haktı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 48. O Allah’tır ki, rüzgârları gönderir de onlar, bulutu savurur. Sonra Allah o bulutu gökte dilediği gibi yayıp döşer, onu parça parça eder. Nihayet sen onun arasından yağmurun çıktığını görürsün. Sonra onu kullarından dilediğine ulaştırdığında onlar, müjde almış gibi sevinirler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 49. Oysaki onlar, yağmur kendilerine indirilmeden önce iyice suskun ve ümitsiz idiler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 50. Artık Allah’ın rahmetinin eserlerine bak, nasıl diriltiyor toprağı ölümü ardından! İşte bu Muhyî, ölüleri elbette diriltir. O, herşeye Kadîr’dir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 51. Yemin olsun, bir rüzgâr göndersek de o yeri sararmış görseler, arkasından hiç şaşmadan nankörlük etmeye başlarlar. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 52. Artık sen ölülere işittiremezsin. Dönüp gittikleri takdirde sağırlara da çağrıyı duyuramazsın. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 53. Ve sen körleri de sapıklıklarından aydınlığa çıkaramazsın. Sen ancak, ayetlerimize iman edenlere dinletirsin de onlar müslüman oluverirler. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 54. Allah O’dur ki, sizi bir güçsüzlükten yarattı. Sonra o güçsüzlüğün arkasından bir kuvvet oluşturdu. Sonra o kuvvetin arkasından bir güçsüzlük ve ihtiyarlığa vücut verdi. Dilediğini yaratır. Alîm’dir O, Kadîr’dir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 55. Saat gelip kıyamet koptuğu gün, günahkârlar dünyada bir saatten başka kalmadıklarına yemin ederler. Onlar işte böyle çevriliyorlardı. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 56. İlim ve iman verilenler ise şöyle dediler "Yemin olsun, siz, Allah’ın Kitabı gereğince yeniden dirilme gününe kadar kaldınız. İşte bu, yeniden dirilme günüdür. Fakat siz daha önceden bilmiyordunuz." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 57. Zulmetmiş olanlara, özür bildirmeleri o gün yarar sağlamayacak. Onlardan Allah’ı hoşnut etmeleri de istenmez. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 58. Yemin olsun ki, biz bu Kur’an’da insanlar için her türlü örneği verdik. Sen onlara bir mucize getirsen, o inkâr edenler mutlaka şöyle diyeceklerdir "Siz, eskiyi hükümsüz kılanlardan başkası değilsiniz." Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 59. İlimden nasipsizlerin kalpleri üzerine Allah işte böyle mühür basıyor. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster 60. O halde, sabret! Kuşkun olmasın ki, Allah’ın vaadi haktır. İmanı kemale ermemişler seni hafifliğe sevk etmesinler/seni küçümseyemeyeceklerdir. Mealleri Kıyasla Sayfada Göster
yaşar nuri öztürk rahman suresi